Sosyal Medya

Makale

İnanç konusuna, ‘Benim dinim bana, seninki sana..’ diye girmek yolu..

tarihinde yayınlandı.

Sanki dünya yıkılmış gibi bir tartışmadır gidiyor,  ‘ateizm ve deizm’  Ã¼zerine.. 

Yolcu yolunda gerek.. Kervanımız bu gibi gürültülerden korkup da yolundan dönecek deÄŸildir. Ä°slam’a inananlar, saÄŸdan soldan üzerlerine saldıranlar yüzünden yollarından çevirebilseydi, ilk insan-peygamberden bugüne kadar Allah tarafından insanlara sunulmuÅŸ olan Ä°slam’dan bir eser kalmazdı. 

Tam tersine, Ä°slam’a ebediyet va’dedilmiÅŸtır. 

***

Ä°nanç nedir ki? Mantıkî tartışmalarla elde edilmesi ÅŸart olmayan, kesin doÄŸruluÄŸunda ÅŸekk bulunmayan, kalbî itminanla kabul edilen ve insanın kendisine, hayata ve mükevvenata dair bilgi ve inandığı deÄŸerler bütünüdür. 

Din de bu deÄŸil midir? Bir insanın hayatı yaÅŸamak için riayet etmesi gerektiÄŸine kesin olarak inandığı ve baÄŸlı olduÄŸu ilkeler ve kurallar topluluÄŸudur deÄŸil midir? Ä°nsan hava ve suya nasıl muhtaç ise, inanmaya da öyle muhtaçdır. Allah’a inanmazsa, putlara, daha da olmazsa kendi nefsine tapar. 

Bu açıdan, inançsızlık da bir inanç tarzıdır. laik rejimin Türk Tarih Kurumu gibi çok özel amaçlarla kurduÄŸu kurumlardan birisi olan Türk Dil Kurumu’nca 1944’lerde,yayınlanan türkçe lügatte de din böyle tarif ediliyor ve bir örnek cümle kurularak, ‘Kemalizm türkün dinidir..’ deniliyor ve halkımıza yeni bir din dayattıklarında tutturabileceklerini sanıyorlardı. 

O zamanların ünlü Maarif Vekili (M. EÄŸitim Bakanı), bir ÅŸiirinde, ‘Bu türlü dinsizlik, diyanetimdir benim..’ diyordu 

***

Din, insanın en temel meselesidir, taa ilk insandan itibaren..  Çünkü aklı olan insan kendisini bilmek ve izah etmek ihtiyacını duyar. Bu,  kaçınılmaz bir durumdur. ‘Ben nasıl var oldum ve nasıl yaÅŸayacağım’ sorusunun cevabını herkes bilir az çok, ama, ‘niçin’in cevabını vermektir müşkül olan..  ‘Ben neyim, niçin varım?’ sorusunun cevabını aramak,  insanları nice yollara sevketmiÅŸtir.  

Bu sorunun cevabını veremeyen ünlü matematikçi-düşünür Blaise Pascal, 250 sene öncelerde, nice felsefî yollarda dolaÅŸtıktan sonra, önce intihara teÅŸebbüs etti  ve sonra.. Ä°ncil’e tutundu ve ‘Bana filozofların deÄŸil, Ä°lahî Peygamber’lerin bildirdiÄŸi Tanrı’yı öğretin..’ demek noktasına geldi. 

Ondan üççeyrek yüzyıl sonralarda ise August Comte, her ÅŸeyin akılla kavranabileceÄŸini söyleyerek, ‘Hayatta en hakikî mürÅŸid, tecrübî ilimlerdir..’ diyerek materyalizmi, madde tapıcılığını tedvin etti. Ama, insanın bir kutsal’a mutlaka muhtaç olduÄŸunu anlayınca, ‘La religion d’humanite. /Ä°nsanlık Dini..’ diye bir din kurmaya kalkıştı, mâbed ve âyinlerini bile belirledi, ama o dinin, kendinden önce öldüğünü gördü. Sonra F. Nietzsche ‘Tanrı varsa öldürülmeli..’ dedi ve ömrünün son 11 senesini tam bir çılgınlık halinde bir tımarhanede tamamladı, 1900 yılında..  Dostoyewsky ise, ‘Hz. ÃŽsa’ya tutundu ve ‘Herkes kendi ÃŽsa’sını bulsun..’ dedi. 

***

Biz Müslümanlar inanırız ki,  ‘Hz. Âdem Safiyullah’dan Muhammed Resulullah’ (SA)’a kadar bütün ilahî peygamberler insana kim olduÄŸunu, ne olduÄŸunu, bunun için de nasıl yaÅŸaması gerektiÄŸini ve sonunun ne olacağını bildirmeye çalışmışlardır. 

***

Ama herkesin inanması gerekir miydi? 

Hayır.. Bu âlemlere, Ã¢lem-i ezdâd‘ / zıd âlemler denilir. 

Her ÅŸey zıddıyla kaimdir, Allah’dan gayri.. Sadece O’nun zıddı yoktur. 

Ama, bunun dışında herÅŸey kendi zıddıyla bir deÄŸer kazanır.. Hayat- ölüm, hastalık- saÄŸlık, adâlet - zulüm, iman- inkar.. sevab- günah vs.

Böyle olmasaydı, insan hayatı nasıl anlayabilirdi? 

Konu bu kadar açıkken, inanç etrafında zaman zaman öyle tartışmalar yapılır ki, birileri birilerini dininden döndürmek veya kendi dinine kazanmak için çabalar durur.  Evet, öğrenmek isteyene tebliÄŸ vardır, ama, inanç kapısına tartışılarak deÄŸil, kalbi itminanla varılır. Bu tartışmalara en kestirme karşılık, Kur’an ifadesiyle, ‘Lekum dinikum ve liyedîn.’ (Benim dinim bana, seninki de sana..) âyetidir. 

Ve sadece karşı görüşler serdederek deÄŸil, adâletimizle, lisan-ı hal  ile de karşılık verebiliriz. 

***

 NOT: Bugün akÅŸam, dünyadaki itiqadi, ideolojik ve siyasî son geliÅŸmeler etrafındaÃœsküdar-BaÄŸlarbaşı Kültür Merkezi’nde 20.30’dan sonra sohbet edeceÄŸiz, inÅŸaallah..

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.